Şeyh Ömerli Türbesi Hakkında

27.01.2016 08:19:00
Şeyh Ömerli Türbesi Hakkında

 ŞEYH ÖMERLİ TÜRBESİ

 

DÖNEMİ: Osmanlı

TARİHİ: Hicri: 1080-Miladi: 1669

YAPTIRAN(BANİSİ) : Şeyh Yakup

YERİ: Şeyhömerli Köyü, Niğde İli, Ulukışla İlçesi’nin 20 km batısında, Ereğli kazasının 40 km doğusunda, kurulmuş, 200 haneli ve 863 nüfusa kayıtlı bir köydür. Eski adı SEMAVÜN yeni adı ŞEYHÖMERLİ köyünü kayıtlı tarihi yaklaşık 513 yılına kadar uzanmaktadır.

Günümüzde Şeyh Ömerli Köyü Muhtarlığı’nın mülkiyetinde olan ve hâlihazırda köy mezarlığı hüviyetindeki eski mezarlığın köye bakan girişinin hemen sağında bulunan türbenin kitabesine göre, Şeyh Rüstem’in isteği üzerine Şeyh Yakup tarafından 1080H/1669M. yılında yaptırılmıştır. Türbenin, Şeyh Ömer adına onun müritlerince inşa ettirildiği anlaşılmaktadır. Asıl adı Şeyh Ömer Adulî olan Şeyh Ömer; Niğde’de yetişen ulema ve meşayihtendir. Bursalı Mehmet Tahir, Niğdeli Kuddusi Ahmed Efendi Hazretleri’nden (ö.1848) bahsederken, Şeyh Ömer Efendi’den de bahsetmiş, 1044 (1635) yılında Hüseyin Vaiz’in Mevâhib-i Ledünniye adındaki meşhur tefsirini tercüme ettiğini ve bu tercümenin bir nüshasının Üsküdar’daki Selimiye Kütüphanesi’nde bulunduğunu ifade etmiştir.


Şeyh Ömer, bulunduğu köye de ismini vermiş olup, dönemin saygın din âlimlerinden birisidir. Osmanlı Padişahı IV. Murat (1623-1640)  Bağdat Seferi’ne giderken, Şeyh Ömer Köyü yakınlarında( muhtemelen köylülerce “Eski Köy” denilen mevkiidir. Eski Köy alanı hafif meyilli bir vadi önünde olup konaklama için ideal bir konumdadır. Savunmaya yönelik bir topografyanın gözlemlendiği alanda su kaynakları yanında yüksek alanlarda ağaç çeşitliliği de görülmektedir.) konakladığı sırada padişah ve askerlere gereken her türlü yardımlarda bulunan ve Bağdat’ta cereyan edecek olaylardan aynen bahseden Şeyh Ömer’in sözlerinin olduğu gibi gerçekleşmesi üzerine,  IV. Murat dönüşünde bir mükâfat olarak Şeyh Ömer Köyü’nden Aşer(Öşür) vergisinin alınmayacağına dair ferman vermiş ve bu fermanın geçerliliği Cumhuriyet Dönemi’ne kadar devam etmiştir.

MİMARİSİ: Türbe; tek katlı ve kare planlıdır. Türbe dıştan 4.75x4.75 m. ölçülerindedir. İnşasında sarımtırak ince yonu taş malzeme kullanılmış ve cephe duvarları taş kornişle sonuçlandırılmıştır. Türbe içerisindeki sandukalar Şeyh Ömer ve Şeyh Rüstem’e aittir.

İNŞA KİTABESİ:

İnşa kitabesi doğu ön cephe üzerindedir. Kitabede;

Bena hezihi’t-türbeti’ş-şerifeti Şeyh Yakub

Ala meraddi Şeyh Rüstem Rahimehullah tabe serahu

Mü’minal billahi ve recaen li-himmeti’l-evliya tarihu

Min hicreti Resulullahi Sallallahu Aleyhi Vesellem Sene semanine ve elf.

MANASI:

(Bu mübarek türbeyi, saygın kişi Şeyh Yakub, Şeyh Rüstem’in isteği üzerine- Allah ona met eyleyerek toprağını pak etsin. Allah’a inanır ve Evliyanın himHABERICERIKi umarız- Resulullah’ın (S.A.V.) hicretinin 1088. Yılında yaptırıldı.)

SANDUKA BAŞ ŞAHİDE KİTABESİ:

“Sahibü’l Hayrat, Safiye binti, El Hac Muhammed 1272. ( Miladi 1856 yılında vefat eden Hacı Muhammed’in kızı Safiye Hatun’un mezarı olduğu anlaşılmaktadır.

Mustafa Eryaman
Arkeolog, Niğde Müzesi Müdürlüğü




Kaynakça:

1- Mehmet ÖZKARCI, Türk Kültür Varlıkları Envanteri Niğde I-II. Ankara: Türk Tarih Kurumu Yayınları, 2014.

2-Recep ARPA, Tâhirü’l-Mevlevî’nin Tefsîr-i Hüseynî Tercümesi’nden Bir Numûne, Usûl: İslam Araştırmaları, 2014, sayı: 21, s. 129-146.

3-İdris YAVUZ, Şeyh Ömer Hazretleri, http://www.haber111.com/idris_yavuz_seyh_omer_hazretleri_yazi858.html.