Necip Fazıl Kısakürek’in ölümünün 30. Yılı anısına “30 Kitap 30 Konuşmacı” etkinliklerinin dördüncüsünde Sinema Yönetmeni Mesut Uçakan “Reis Bey”i anlattı.

GENÇ YAZARLARIMIZ BİLDİYOR...

Üstad’ı anma,‘’30 KİTAP 30 KONUŞMACI’’ konferanslarının 4.sündeyiz.

Bu sefer ki hocamız, değerli yönetmen Mesut UÇAKAN.

Necip Fazıl’ın,’’REİS BEY’’ eserini konuştuk. Mesut hocamız, bize, çektiği Üstad’ın ‘’Para’’ piyesinden bahsederken, Üstad’la olan anılarından da bahsetti. Yine çok keyifli bir program oldu ve yine biz,aldığımız notları sizlere sunuyoruz. Faydanıza olsun, inşallah…

-Üstad’daki acı,’’çatışma acısı’’dır.O çatışmayı anlamadan,O’nu anlamak mümkün değildir.

-Necip Fazıl,bir nesli yoğurmuştur.Bugün onun yoğurduğu nesil iş başındadır.

-Benliği ile kavgası çok olmuştur,Onun.

-İnsan tipi ikiye ayrılır;
Hayvandan aşağı;İç çatışmaları yoktur.Nefislerine teslim olmuşlardır.
İnsanı kâmil;Karşılarına çıkan benliği yenmişlerdir.İradelerini,imanlarını güçleştirmişlerdir.Masum da değillerdir.

-Asıl çatışma,nefsimizledir.

-Biz,inancımızla örtüşen bir yaşantıya sahip değiliz.

-İstediği lezzeti en güzel şekilde yaşamak ister,nefis.

 

-Nefse kuralları koyan,toplumsal kurallardır.

-İslâm’da umutsuzluk,küfürdür.

-Maksat,hiç günah işlemeyen bir toplum oluşturmak değil.Günah işlediğinde günahını idrak edip,tövbe etmesini bilmek…

-Üstad,bu kitabında nefsi karşısına alıyor.

-Reis Bey’de,bir benlik çatışması ve adaletin en acımasız tarafı işlenir.

-Bir suç için,bir masuma kıymayı bile düşünen bir hâkimi anlatılır.

-‘’Merhamet et!’’ denildiğinde;
‘’Merhamet,ağızların iğrenç sakızıdır’’ diyen bir hâkim…

-Bu hâkime,yani Reis Bey’e; ‘’Ağlayabilseydiniz,anlayabilirdiniz Reis Bey,ağlayın lütfen!’’ derler.

-Zaman geçer.Bir sahnede,Reis Bey’in;’’Akreplere ağlamayı öğretiyorum.’’ Cümlesine karşın,’’Akrepler ağlamayı mı öğrenir?’’  denildiğinde,Reis Bey;’’Taşlar öğrenir de,akrepler mi öğrenemeyecek!’’ diye sert çıkar.Bu sefer,’’Hani taş nerede?’’ diye sorarlar ve hâkim;
‘’Tam karşında işte!’’ diyerek kendini gösterir.

-‘’Ölmeden önce,ölünüz.’’ Derken Peygamber,sen öyle bir hâle geleceksin ki,ölmeden önce ruhunu bedenden ayırmayı başarabileceksin.

 

-Reis Bey eseri,sırf bir kelimede dünya nizamını tek kavramla vermiştir;Merhamet.

 

-Üstad’ı anlamak bir seviyedir.Ama anlatabilmek,apayrı bir seviyedir.

-Üstad’ın dergisi,Büyük Doğu,kapağındaki şu cümleden sonra kapatılıyor;
‘’Allah’a itaat edilmeyene itaat edilmez!’’

 

-Bir bilgelik var karşımızda ve biz şu anda öyle bir bilgelik karşısında karton tipleriz.

 

-Üstad,hesap adamı olsaydı kahraman olamazdı.Bizler ise hesap adamıyız…
 
 Üstad’dan bir dize;

-Gaiblerden bir ses geldi: Bu adam,

Gezdirsin boşluğu ense kökünde!

Ve uçtu tepemden birdenbire dam;

Gök devrildi, künde üstüne künde...

 

 

-Nurullah Ataç’ın,Üstad’a söylediği cümle;
‘’Senin bir mısra’n,Türkiye’nin edebî namusunu kırtarmaya yeter!’’

 

 

 

Mesûde A. ve  Zehra Ö. bildirdi...